Şimdi her zamankinden daha fazla!: Kendinizi daha az güçsüz hissetmenizi sağlayacak 5 ipucu

Federal seçimlerin sonucu birçok insanı hayal kırıklığına uğrattı. Şu anda en iyi şekilde nasıl harekete geçebileceğinizi merak ediyorsanız, bu beş ipucu size yardımcı olabilir.
Almanya'daki federal seçim sonuçları nedeniyle pek çok kişi kendini çaresiz ve güçsüz hissediyor. Kısmen aşırı sağcı bir parti olan AfD'nin oyların yüzde 20'sini alabilmesi nasıl mümkün oldu? Kadını ve kadın haklarını umursamayan, hukuk devletini tehlikeye atan bir parti. Ama kafanızı kuma gömmek hiçbir zaman işe yaramadı. İşte bu yüzden demokrasimizi ve kadın haklarını korumak için neler yapabileceğinizi anlatıyoruz.
Güvenlik duvarı nereye gitti?29 Ocak 2025 tarihe geçecek. Ve bu kesinlikle olumlu bir şey değil: İlk kez demokratik bir parti, kısmen sağcı aşırılıkçı bir partinin de desteklediği bir partinin yardımıyla Bundestag'da çoğunluğu elde etti. Holokost kurbanlarını anmamızın üzerinden sadece iki gün geçtikten sonra, Auschwitz'in kurtarılmasının 80. yıl dönümünde, CDU/CSU göç politikasını sıkılaştırmaya yönelik bir önerge ("5 maddelik plan") sundu; ancak bu önerge ancak AfD'nin desteğiyle çoğunluk tarafından kabul edildi. Pek çok uzman, taleplerin hukuken caiz olup olmadığı konusunda ciddi şüpheler taşıyor. Birlik bu önergeyle şunu talep ediyor...
- Alman sınırları kalıcı olarak kontrol altında
- sığınmacıların başvuruları sürekli olarak reddediliyor
- Geçerli belgeleri olmayan kişilerin içeri girmesine izin verilmez
- suçlular ve tehlikeli kişiler için ikamet hakkı sıkılaştırıldı
- Ülkeyi terk etmesi gereken kişiler gözaltına alındı
Oylama sadece Bundestag'da tartışmalara yol açmakla kalmadı - Yeşiller günü "demokrasi için kara" olarak niteledi ve SPD parlamento grup lideri Mützenich, Friedrich Merz ve Birliği "siyasi merkezden kopmakla" suçladı - aynı zamanda birçok aile ve arkadaş çevresinde insanlar öfkelerini dile getirdi. Eğer siz de demokrasimiz konusunda kaygılıysanız ve sağdaki gelişmeye karşı koymak istiyorsanız, yapabileceklerinizi burada özetledik.

- Değişime girin Mantıksal olarak, belirli konulara bizimle benzer tutuma sahip insanlarla kendimizi çevrelemeyi tercih ederiz; bu da kendimizi sözde baloncuklar veya filtre baloncukları içinde rahat hissetmemizi sağlar. Arada sırada ortaya çıkıp, bizden farklı düşünen insanlarla konuşmak, yalnızca kendi ufkumuzu genişletmekle kalmaz, aynı zamanda diğer kişiyi anlamamıza ve hatta onlara ulaşmamıza da yardımcı olabilir.
- Farklı düşünen insanlara ulaşan siyasi içerikler paylaşın Sosyal medyada bile çoğumuz kendi filtre balonlarımızın içindeyiz. Zaten hepimiz aynı görüşte olduğumuzda siyasi içerik paylaşmanın pek faydası olmuyor. Topluluk duygusu gelişebilir ama aslında ulaşmak istediğimiz insanlara ulaşamıyoruz. Çözüm ne olabilir: Whatsapp durumuna geçmek. Ailenizle, eski okul arkadaşlarınızla veya uzak tanıdıklarınızla, birini farklı düşünmeye teşvik etme şansı olabilir.
- Nefret ve kışkırtmaya karşı harekete geçmek Özellikle internette söylemin daha da sağa kaymasını önlemek için, sağcı sloganlar kullanıldığında veya insanlara saldırıldığında sessiz kalmamak önemlidir. Eğer siz de hedef olmaktan korkuyorsanız, önce müttefikler bulup sonra konuşmak, ya da en azından yalnız olmadığınızdan emin olmak faydalı olabilir. Arkadaşlarınızı harekete geçirip birlikte gösterilere gitmek de aktif olmanın iyi bir yoludur.
- Oy vermeye gidiyorum
Oldukça basit. Ama yine de önemli. Eğer yapabiliyorsanız gidip oy verin . Eğer şahsen oy kullanamayacaksanız, posta yoluyla oy kullanma başvurusunda bulunun. Anayasa'nın 20. maddesinin 2. fıkrasında "Devletin bütün hakimiyeti halktan kaynaklanır" denilmektedir. Potansiyel oy kullanmayanları da oy kullanmaya teşvik edebilirsek daha da iyi olur!
- Bir partiye katılın
16 yaşını doldurmuş, hatta bazen 14 yaşında olan herkes bir partiye üye olabilir. Günümüzde başvurulara çoğunlukla internet üzerinden ulaşılabilmekte ve başvurular doldurulabilmektedir. Çoğu parti, gelire bağlı olarak aylık katkı payı talep eder. Güzel olan şey, her üyenin katılıp katılmayacağına ve nasıl katılacağına kendisinin karar vermesidir. Yani bir partiye üye oldunuz diye seçim afişi veya benzeri bir şey asmak zorunda değilsiniz.
Haberler bizi çoğu zaman çaresiz ve öfkeli hissettirse de, olaylara dahil olmak ve birbirimizi desteklemek kendimizi daha az çaresiz hissetmemize yardımcı olabilir. Federal seçimlerin sonucu birçok kişide hayal kırıklığı yaratabilir, ancak: pes etmemenin zamanı şimdi, çünkü siyaset fikir alışverişine dayanır ve bizi ancak bu şekilde ileri götürebiliriz.
Brigitte
brigitte